Has-Bağçede Ayşu Tarab - Nedimler Şairler Mutripler (Seçme Eserler 3)

Fiyatı: 550 TL

Yazar: Halil İnalcık

Yayınevi: İş Bankası Kültür Yayınları

Tür: Tarih / Tarih-İnceleme

Sayfa sayısı: 328

Kapak türü: Karton

Kağıt türü: 1. Hamur

Dil: Türkçe

Baskı: 2023 / 6. baskı

Barkod: 9786053324171

Osmanlı sarayında nasıl eğlenilirdi?İçki eğlence meclislerinde nasıl yer alırdı?"Tarihçilerin Kutbu" Halil İnalcık'ın o dönemlere ait özgün ve güvenilir kaynaklardan derlediği çalışması, sosyal tarihimizin az bilinen bir yönünü gündeme taşıyor. Abbasi ve Emevi geleneğinde de "saltanatın gereği" sayılan sazlı sözlü, içkili sakîli işret geleneğinin tarihini ve bu âdetin Osmanlı sarayındaki uygulamalarını anlatıyor. Bu âdete karşı gösterilen tepkileri de aktarıyor.Hâs-Bağçe'de 'Ayş u Tarab: Nedimler, Şâirler, Mutribler Osmanlı sarayında padişahların has-bağçede geçirdiği hoş vakitleri ve bu âdetin İslam öncesi İran imparatorluğundan Emevî, Abbasî ve Timurî saraylarına uzanan köklü geleneğini, o dönemlerde yazılmış değerli kaynaklardan derleyerek sunan bir çalışma. Padişah işret meclisi adıyla anılan bu eğlencelere yakın adamları olan nedimlerle birlikte katılır; şiir, musikî, ve raks sanatlarının en seçkin örnekleri eşliğinde eğlenirdi. Bu meclisler, hükümdarın ve imparatorluktaki seçkin sınıfların zevklerini ve yaşam tarzlarını hem yansıtır, hem yeniden biçimlendirirdi.

Çiçek bahçeleri, havuzlar, fıskiyeler, su kanalları, nahiller, buhurdanlar arasında, genç sâkîlerin içki sunduğu bir mecliste şiir okuyan, saz çalan, şarkı söyleyen usta sanatkârlar eşliğinde sürülen zevk u safa, tüm Ortadoğu saraylarında vazgeçilmez bir gelenekti. Emevî ve Abbasî dönemlerinden beri bu meclisler levâzim-i saltanat yani hükümdarlığın vazgeçilmez bir âdeti olarak kabul edilirdi. Avrupa saraylarında da bu geleneğin karşılığı olan regalia, yani olağanüstü ziyafetler ve eğlenceler, hükümdarlığın gerekleri arasında sayılmıştır. Doğu'da olsun, Batı'da olsun saray kültürü halk kültüründen her zaman farklı olmuş ve bu farklılık işret meclisi geleneğine ve gösterilen tepkilere de yansımıştır.Bir yandan lalalar üzerinden şehzadelere, diğer yandan sâkînâmeler ve kabusnâmeler yoluyla üst sınıf mensuplarına en ince ayrıntısıyla aktarılan bu geleneğin muhalifleri de fütüvvetnâmeler ile kendini ifade ederdi. Halk için yazılmış ahlâk kitapları olan fütüvvetnâmelerde dinin emirlerine karşı hareketler daima kötülenmiş, şarap başlıca günah sayılmıştır. Ne var ki, sâkînâmeler ve kabusnâmeler dini kurallara aykırı sayılan unsurları İslamiyet ile bağdaştırmayı bir ödev saymıştır: bu eserlerde işret meclislerinin daima Tanrı ve Peygamber'e duâ ile başladığı ve tövbe ile son bulduğu hep vurgulanır. Zira insan zayıftır, günah işler, sonunda Gaffâru'l-zünûb -günahları affedici olan- rabbine sığınır. Osmanlı sosyal-kültürel tarihine bir katkı olarak hazırlanan bu eser, sarayın ve ona bağlı zarîfler denilen yüksek sınıfın kendine has geleneksel kültürü ile yaşamının az bilinen bir yanına ışık tutmaya çalışıyor.

Tarih / Tarih-İnceleme

İletişim

Polis Sokak No: 16 Lefkoşa - Kıbrıs

Telefonlar: 0392 2287595 - 0392 2277443 - 0548 868 4745 (whatsapp)

e-mail: isikkitabevi@gmail.com

Çalışma Saatleri: Hafta içi 08.00 - 18.00 Ctesi: 08.00 - 16.00

İş bankası Hesap No: 

Işık Kitabevi Şti Ltd.

TR88 0006 4000 0016 8130 0644 32

Facebook sayfamız

instagram

Telif hakları saklıdır, © 2023, Işık Kitabevi

Tasarım ve programlama TechnoLink Software