Sanal Savaş - Işık Kitabevi
Logo
Genres » Siyaset » Uluslararası İlişkiler-Dış Politika » Sanal Savaş

Sanal Savaş


 

65.00 TL


Stock Statement

Mevcut
In stock, usually ships in 3 days.


 
Michael İgnatieff / Everest Yayınları
Genre: Uluslararası İlişkiler-Dış Politika

Mayıs 1999'da, Makedonya semalarının altında bir gecede kurulan dev çadırkentte barınan çaresiz insanlar, ne ekmeğin ne de suyun peşindeydi; bütün istedikleri cep telefonu olan birileriydi. Sadece Kosova kaosunda kaybolan çocuklarıyla yakınlarının yerini öğrenmek istiyorlardı.

Savaş uzmanı Anthony Cordesman'ın belirttiği gibi, "Modern savaşların öğrettiği şeylerden birisi, savaşa artık savaş denmemesi gerektiğidir." Peki, buna savaş diyemeyeceksek, yurtlarından sürülen, yaralanıp sakat kalan ya da ölen, üstlerinde ölüm silahlarının denendiği bir kobaya çevrilen bunca insanın gördüğü zulme ve çektiği acıya ne ad vereceğiz?
Bağdat'ın bombalanması artık ışık gösterisine benzeyen bir savaş türünün ilk örneğiyse ve Irak kuvvetlerinin hava bombardımanı bir video oyununa dönüşen ilk savaşsa, Kosova Savaşı da çarpışan kuvvetlerin yüzyıllardan beri ilk defa karaya inmediği, göğüs göğüse muharebenin ya da çıkarma harekatı gibi çılgınlıkların olmadığı, disketlerdeki bilgilerin mühimmat ve cephane stoğundan daha belirleyici hale geldiği, sıradan erkeklerin, kadınların ve çocukların başına gelenler dışında her şeyin, ama hakikaten her şeyin ekrandan yürütüldüğü ilk savaştır; yani, ilk ve gerçek "sanal savaş"tır.

On yıldan beri acı ve nefret tüten Balkanlar'ı karış karış gezen, gerek savaşta gerekse diplomaside etkisi olan ilk isimlerle sürekli temas halindeki Ignatieff, BBC'nin "Future War" projesinin bir parçası olarak hazırladığı bu kitapla, tam da bu soruya cevap arıyor.
(Arka Kapak)

Tony Blair'in Nisan 1999'da Chicago'da kendisini dinleyenlerden birine hitaben söylediği "güvende olmak istiyorsak insan hakları ihlallerine sırtımızı dönemeyiz" şeklindeki sözü çok yerindeydi. Tamamiyle doğru. Ama İngiliz Polisi'nin Çin ve Tibet'teki insan hakları ihlalleri aleyhine gösteri yapanların kaşını gözünü patlatmasına göz yuman da Blair hükümetiydi; Moskova'ya gidip Çeçenistan'ın kurtarıcısının, ilk elini sıkan batılı lider de. O zaman Chicago'daki konuşması tahminen şu anlama geliyordu: "İnsan hakları ihlallerine sırtımızı dönemeyiz, özellikle de bu ihlaller küçük, zayıf ve 1970'lerin askeri teknolojisine sahip bir ülkede gerçekleşiyorsa."

Sırbistan'ı bombalamanın tek gerekçesi -ki onu da Albright ileri sürmüştü- kısa, ama etkili bir şokun Miloseviç'i geri adım atmaya zorlayacağı fikri fos çıktı. Böylece NATO'nun zayıflığı ortaya çıktı; bir dahaki sefere hiçbir ABD başkanı bir başka ülkeyi böyle kolayca bombalayamayacak. Haklı gücün tehdidinin -ilkesel olarak hiç de kötü bir şey değildir- kuyusu kazıldı ve yok edildi.

(John Simpson BBC Dış Haberler Servisi Editörü, Artık O kadar Kolay Bombalayamayacaklar, E Aylık Kültür ve Edebiyat Dergisi, Eylül 2000)

 
2. Hamur, karton, 232 pages, 2000
ISBN: 975-316-637-0